Müjgan adlı kişinin rehberi

Müjgan
Müjgan adlı kişinin rehberi

City/town information

Ülkemizin Ege Bölgesi'nde yer alan Eskişehir'e yakalaşık bir buçuk - iki saatlik Afyonkarahisar; Hititler, Lidyalılar, Frigyalılar gibi farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmıştır. Kültüler bakımından oldukça çeşitli olan Afyonkarahisar'da yemek kültürü de oldukça çeşitlidir. Afyonkarahisar'ın kaymağı, sucuğu, lokumu, bükmesi, zürbiyesi, çullama köftesi ve düğülü haşhaş tatlısı meşhur lezzetleri arasındadır. Manda sütü ve inek sütünden yapılan Afyonkarahisar'ın meşhur kaymağı tatlıların ve kahvaltıların vazgeçilmez bir parçasıdır. Ek olarak, hamamlarıyla da meşhurdur.
Afyonkarahisar
Ülkemizin Ege Bölgesi'nde yer alan Eskişehir'e yakalaşık bir buçuk - iki saatlik Afyonkarahisar; Hititler, Lidyalılar, Frigyalılar gibi farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmıştır. Kültüler bakımından oldukça çeşitli olan Afyonkarahisar'da yemek kültürü de oldukça çeşitlidir. Afyonkarahisar'ın kaymağı, sucuğu, lokumu, bükmesi, zürbiyesi, çullama köftesi ve düğülü haşhaş tatlısı meşhur lezzetleri arasındadır. Manda sütü ve inek sütünden yapılan Afyonkarahisar'ın meşhur kaymağı tatlıların ve kahvaltıların vazgeçilmez bir parçasıdır. Ek olarak, hamamlarıyla da meşhurdur.
1923’ten bugüne ülkemizin başkenti olan Ankara’nın geçmişi yaklaşık 5000 yıl öncesine dayanıyor. Bu kadim şehir tarih boyunca Hititlerden Perslere, Lidyalılardan Bizans’a kadar onlarca farklı medeniyete ev sahipliği yapmış. Bugün ülkemizin ikinci büyük kenti olan Ankara’da bu tarihi ve kültürel zenginlikten kalan birçok miras bulunuyor. Bu bakımdan Ankara’da mutlaka görülmesi gereken onlarca yer bulunuyor. Ankara dendiğinde ziyaret edilecek yerlerin en başında elbette Anıtkabir geliyor. Gazi Mustafa Kemal’in ebedi istirahat yeri olan anıt mezar büyük komutanın şanına ve şahsiyetine yakışır nitelikte bir mimari yapı. Ankara'da görülmesi gereken yerler şunlardır; Kızılay, Güvenpark, Ankara Kalesi, Hamamönü, Anadolu Medeniyetler Müzesi, Rahmi Koç Müzesi, Ulucanlar Cezaevi Müzesi, Atakule, Botanik Parkı, Seğmenler Parkı, Kuğulu Park, Ankara Etnografya Müzesi, Kurtuluş Savaşı Müzesi, Ankara Devlet Resim ve Heykel Müzesi, Ankara Cumhuriyet Müzesi (2. TBMM binası), Kızılcahamam Soğuksu Milli Parkı, Eymir Gölü, Mavi Göl, Mogan Gölü, Atatürk Orman Çiftliği, Gençlik Parkı, Samanpazarı, Akköprü, Erimtan Arkeoloji ve Sanat Müzesi, Tabiat Tarihi Müzesi, Gökyay Vakfı Satranç Müzesi, Gordion Müzesi, Türk Hamamı Müzesi, Beypazarı Tarih ve Kültür Müzesi, Beypazarı Yaşayan Müze, Mehmet Akif Ersoy Evi, Pembe Köşk.
11 persone del luogo consigliano
Ankara
11 persone del luogo consigliano
1923’ten bugüne ülkemizin başkenti olan Ankara’nın geçmişi yaklaşık 5000 yıl öncesine dayanıyor. Bu kadim şehir tarih boyunca Hititlerden Perslere, Lidyalılardan Bizans’a kadar onlarca farklı medeniyete ev sahipliği yapmış. Bugün ülkemizin ikinci büyük kenti olan Ankara’da bu tarihi ve kültürel zenginlikten kalan birçok miras bulunuyor. Bu bakımdan Ankara’da mutlaka görülmesi gereken onlarca yer bulunuyor. Ankara dendiğinde ziyaret edilecek yerlerin en başında elbette Anıtkabir geliyor. Gazi Mustafa Kemal’in ebedi istirahat yeri olan anıt mezar büyük komutanın şanına ve şahsiyetine yakışır nitelikte bir mimari yapı. Ankara'da görülmesi gereken yerler şunlardır; Kızılay, Güvenpark, Ankara Kalesi, Hamamönü, Anadolu Medeniyetler Müzesi, Rahmi Koç Müzesi, Ulucanlar Cezaevi Müzesi, Atakule, Botanik Parkı, Seğmenler Parkı, Kuğulu Park, Ankara Etnografya Müzesi, Kurtuluş Savaşı Müzesi, Ankara Devlet Resim ve Heykel Müzesi, Ankara Cumhuriyet Müzesi (2. TBMM binası), Kızılcahamam Soğuksu Milli Parkı, Eymir Gölü, Mavi Göl, Mogan Gölü, Atatürk Orman Çiftliği, Gençlik Parkı, Samanpazarı, Akköprü, Erimtan Arkeoloji ve Sanat Müzesi, Tabiat Tarihi Müzesi, Gökyay Vakfı Satranç Müzesi, Gordion Müzesi, Türk Hamamı Müzesi, Beypazarı Tarih ve Kültür Müzesi, Beypazarı Yaşayan Müze, Mehmet Akif Ersoy Evi, Pembe Köşk.
Eskişehir şüphesiz ülkemizdeki genç nüfusun en yoğun olduğu bir şehir. Ve gençliğin verdiği dinamizmle şehir düzenlemesiyle parmak ısırtan bir kent. Pek çok araştırmaya göre Türkiye’de yaşam kalitesi en yüksek yerleşim bölgelerinden biri olan Eskişehir. Adında eski tabiri geçse de yepyeni, modern ve çok güzel bir yer Eskişehir. Şehri ikiye bölen Porsuk Çayı hafiften bir Venedik havası estiriyor, çayın üzerindeki demir köprüleri insana bambaşka bir ülkedeymiş gibi hissettiriyor. Bol sayıda öğrencisi olması sebebiyle kalabalık ama karmaşasız. Karmaşa o kadar minumum seviyede ki düşünün, bisiklet bir ulaşım aracı bu şehirde. Her yerin birbirine yakın olmasının avantajı da var tabii ki. Yani bisikletle şehir turu yapmak için birebir. Etrafındaki büyük kentlere yakınlığı, ortamın güzelliğiyle birleşince popüler bir yer olmaması mümkün olmayan Eskişehir’i Venedik havası estiren Porsuk Çayı’ndan (Adalar Bölgesi) gezmeye başlamalı. Sabah erkenden düşüp yollara, çayın kenarında güzel bir yürüyüş yapmalı. Bol bol fotoğraf çekinmeli demir köprülerde. Hatta dilerseniz Sakarya Nehri’nin bir kolu olan Porsuk’ta gondol turu bile yapabilirsiniz. Kendinizi bambaşka bir ülkedeymiş gibi hissedeceksiniz bunları yaparken. Şehirde gezilecek bir çok park, meydan ve müze var. Hepsi de birbirine yakın mesafelerde. Tarihi Odunpazarı Bölgesi en gezilesi yerlerinden Eskişehir’in. Aynı zamanda Odunpazarı bu çevrenin de en eski yerleşim yeri. Bölgede birçok konak restore edilmiş ve turizme kazandırılmış. Konakların içinde el sanatları icra edip satanlar, hediyelik eşyalar var genellikle. Konaklar ise Osmanlı mimarisinin en güzel örneklerinden. Rengarenk evlerin, sokakların içinde gezerken kendinizi kaybetmemeniz pek mümkün gözükmüyor. Odunpazarı Bölgesi’ne gelmişken Balmumu Heykeller Müzesi’ni, Atlıhan El Sanatları Çarşısı’nı, Eti Arkeoloji Müzesi’ni ve Çağdaş Cam Sanatları Müzesi’ni de gezebilirsiniz. Eskişehir deyince ilk akla gelen, çok merak edilen o masal şatosunu da mutlaka görmelisiniz. Masal Şatosu, Sazova Parkı içinde yer alıyor. Bu park öyle geniş bir alana kurulu ki, gezmek baya vaktinizi alabilir. Her köşesi ayrı güzel olan Sazova Parkı’nda uğrayabileceğiniz birkaç nokta var. Eskişehir gezinizin uzunca bir bölümünü kaplayacak olan Odunpazarı ve Sazova Parkı dışında kalan yerleri de dilerseniz ve vaktiniz kalır ise mutlaka gezin. Taşbaşı Çarşısı, 2 Eylül Caddesi, Doktorlar Caddesi de şehrin tadını çıkarıp alışveriş yapabileceğiniz caddeler.
7 persone del luogo consigliano
Eskişehir
7 persone del luogo consigliano
Eskişehir şüphesiz ülkemizdeki genç nüfusun en yoğun olduğu bir şehir. Ve gençliğin verdiği dinamizmle şehir düzenlemesiyle parmak ısırtan bir kent. Pek çok araştırmaya göre Türkiye’de yaşam kalitesi en yüksek yerleşim bölgelerinden biri olan Eskişehir. Adında eski tabiri geçse de yepyeni, modern ve çok güzel bir yer Eskişehir. Şehri ikiye bölen Porsuk Çayı hafiften bir Venedik havası estiriyor, çayın üzerindeki demir köprüleri insana bambaşka bir ülkedeymiş gibi hissettiriyor. Bol sayıda öğrencisi olması sebebiyle kalabalık ama karmaşasız. Karmaşa o kadar minumum seviyede ki düşünün, bisiklet bir ulaşım aracı bu şehirde. Her yerin birbirine yakın olmasının avantajı da var tabii ki. Yani bisikletle şehir turu yapmak için birebir. Etrafındaki büyük kentlere yakınlığı, ortamın güzelliğiyle birleşince popüler bir yer olmaması mümkün olmayan Eskişehir’i Venedik havası estiren Porsuk Çayı’ndan (Adalar Bölgesi) gezmeye başlamalı. Sabah erkenden düşüp yollara, çayın kenarında güzel bir yürüyüş yapmalı. Bol bol fotoğraf çekinmeli demir köprülerde. Hatta dilerseniz Sakarya Nehri’nin bir kolu olan Porsuk’ta gondol turu bile yapabilirsiniz. Kendinizi bambaşka bir ülkedeymiş gibi hissedeceksiniz bunları yaparken. Şehirde gezilecek bir çok park, meydan ve müze var. Hepsi de birbirine yakın mesafelerde. Tarihi Odunpazarı Bölgesi en gezilesi yerlerinden Eskişehir’in. Aynı zamanda Odunpazarı bu çevrenin de en eski yerleşim yeri. Bölgede birçok konak restore edilmiş ve turizme kazandırılmış. Konakların içinde el sanatları icra edip satanlar, hediyelik eşyalar var genellikle. Konaklar ise Osmanlı mimarisinin en güzel örneklerinden. Rengarenk evlerin, sokakların içinde gezerken kendinizi kaybetmemeniz pek mümkün gözükmüyor. Odunpazarı Bölgesi’ne gelmişken Balmumu Heykeller Müzesi’ni, Atlıhan El Sanatları Çarşısı’nı, Eti Arkeoloji Müzesi’ni ve Çağdaş Cam Sanatları Müzesi’ni de gezebilirsiniz. Eskişehir deyince ilk akla gelen, çok merak edilen o masal şatosunu da mutlaka görmelisiniz. Masal Şatosu, Sazova Parkı içinde yer alıyor. Bu park öyle geniş bir alana kurulu ki, gezmek baya vaktinizi alabilir. Her köşesi ayrı güzel olan Sazova Parkı’nda uğrayabileceğiniz birkaç nokta var. Eskişehir gezinizin uzunca bir bölümünü kaplayacak olan Odunpazarı ve Sazova Parkı dışında kalan yerleri de dilerseniz ve vaktiniz kalır ise mutlaka gezin. Taşbaşı Çarşısı, 2 Eylül Caddesi, Doktorlar Caddesi de şehrin tadını çıkarıp alışveriş yapabileceğiniz caddeler.

Gezilecek yerler

Porsuk Çayı ve Adalar Bölgesi şüphesiz Türkiye'de eşine az rastlanır türden bir şehircilik planlaması örneği. Eskişehir'in bu en gözde ziyaret noktası sadece ülkemizin değil Avrupa ve dünyanın da büyük ilgisini çekiyor. Her sene yapılan “En yaşanılası yerler” listelerine Türkiye'den girebilen tek bölge olması sebebiyle Porsuk Çayı ve Adalar Bölgesi mutlaka gidip görmeniz gereken yerlerin başında. Eskişehir, özellikle son dönemlerde, ülkemizde “güzel şehircilik anlayışı” denildiğinde akla gelen ilk kentlerden biri oldu. Porsuk Çayı Eskişehir’in birçok bölgesinden geçiyor ama her yerde gördüğümüz o birbirinden güzel fotoğraflar, Adalar Bölgesi olarak isimlendirilen çevrede çekiliyor. Porsuk Çayı’yla, onun üzerinde gezen gondollarıyla, birbirinden güzel demir köprüleriyle ve etrafındaki kafelerle cıvıl cıvıl, oldukça hareketli bir turistik bölge burası. Şehirleşirken yeşil ve düzenli kalmayı başarabilmiş olan bu kenti gezerken insan kendini Avrupa'da bir yerde geziyormuş gibi hissediyor. Yani bu çevre Eskişehir'de gezilecek yerler listenizde mutlaka olması gereken bir nokta.
7 persone del luogo consigliano
Torrente Adalar Porsuk
Porsuk Nehri Sokak
7 persone del luogo consigliano
Porsuk Çayı ve Adalar Bölgesi şüphesiz Türkiye'de eşine az rastlanır türden bir şehircilik planlaması örneği. Eskişehir'in bu en gözde ziyaret noktası sadece ülkemizin değil Avrupa ve dünyanın da büyük ilgisini çekiyor. Her sene yapılan “En yaşanılası yerler” listelerine Türkiye'den girebilen tek bölge olması sebebiyle Porsuk Çayı ve Adalar Bölgesi mutlaka gidip görmeniz gereken yerlerin başında. Eskişehir, özellikle son dönemlerde, ülkemizde “güzel şehircilik anlayışı” denildiğinde akla gelen ilk kentlerden biri oldu. Porsuk Çayı Eskişehir’in birçok bölgesinden geçiyor ama her yerde gördüğümüz o birbirinden güzel fotoğraflar, Adalar Bölgesi olarak isimlendirilen çevrede çekiliyor. Porsuk Çayı’yla, onun üzerinde gezen gondollarıyla, birbirinden güzel demir köprüleriyle ve etrafındaki kafelerle cıvıl cıvıl, oldukça hareketli bir turistik bölge burası. Şehirleşirken yeşil ve düzenli kalmayı başarabilmiş olan bu kenti gezerken insan kendini Avrupa'da bir yerde geziyormuş gibi hissediyor. Yani bu çevre Eskişehir'de gezilecek yerler listenizde mutlaka olması gereken bir nokta.
Eskişehir’in en eski yerleşim yeri olan Odunpazarı semtindeki Osmanlı Dönemi’nden kalma tarihi evlerdir. Bizans döneminde Dorylaion şehri olarak bilinen ve 1176 yılında Selçuklu hükümdarlarından Kılıçarslan tarafından fethedilen Eskişehir; uzun süre Sultanönü Sancağı olarak kalmıştır. Bizans’tan Selçuklulara, Osmanlılardan Cumhuriyet’e kadar uzanan bu önemli şehrin ilk yerleşim yeri Odunpazarı’dır. Tarihte Karacaşehir olarak da bilinen Odunpazarı; Eskişehir’in Güney kesimindeki tepelerin üzerine kurulmuştur. Şimdilerde Osmanlı değerlerini koruyan ve Osmanlı izlerini taşıyan kent; kıvrımlı yolları, çıkmaz sokakları, ahşap süslemeli bitişik düzenli cumbalı evleri ile geleneklerini ve tarihini Odunpazarı evlerinde günümüze kadar yaşatmış ve özenle yaşatmaya devam etmektedir.
8 persone del luogo consigliano
Palazzi storici di Odunpazarı
Çürükoğlu Sokak
8 persone del luogo consigliano
Eskişehir’in en eski yerleşim yeri olan Odunpazarı semtindeki Osmanlı Dönemi’nden kalma tarihi evlerdir. Bizans döneminde Dorylaion şehri olarak bilinen ve 1176 yılında Selçuklu hükümdarlarından Kılıçarslan tarafından fethedilen Eskişehir; uzun süre Sultanönü Sancağı olarak kalmıştır. Bizans’tan Selçuklulara, Osmanlılardan Cumhuriyet’e kadar uzanan bu önemli şehrin ilk yerleşim yeri Odunpazarı’dır. Tarihte Karacaşehir olarak da bilinen Odunpazarı; Eskişehir’in Güney kesimindeki tepelerin üzerine kurulmuştur. Şimdilerde Osmanlı değerlerini koruyan ve Osmanlı izlerini taşıyan kent; kıvrımlı yolları, çıkmaz sokakları, ahşap süslemeli bitişik düzenli cumbalı evleri ile geleneklerini ve tarihini Odunpazarı evlerinde günümüze kadar yaşatmış ve özenle yaşatmaya devam etmektedir.
Eskişehir gezilecek yerler listesine eklenebilecek en güzel ve keyif dolu cazibe merkezlerinin başında gelen Sazova Parkı, Kütahya yolu üzerine yer alıyor. Parkın resmi adı aslında Bilim, Sanat ve Kültür Parkı. Ancak başta yerel halk olmak üzere herkes, cazibe merkezini daha çok bulunduğu bölgenin ismiyle anmayı tercih ediyor. Ağırlıklı olarak çocukların ilgisini çekebilecek tarzda mekânlarla dolu olan Sazova Parkı, yaklaşık 400 bin metrekarelik alan üzerine kurulmuş. Çocuklar için dediğimden dolayı sakın sadece oyuncaklarla dolu bir yer aklınıza gelmesin çünkü parkın içerisinde yetişkinlerin de keyifle zaman geçirebilecekleri bölümler bulunuyor. Bu nedenle Bilim, Sanat ve Kültür Parkı, bilhassa çocuklu ailelerin Eskişehir’de en çok vakit geçirdikleri yer olma özelliğini taşıyor. Sazova Parkı’nda yer alan tüm gezi noktalarını dolaşmak abartısız tüm gününüzü alabilir. Üstelik Bilim, Deney Merkezi, Sabancı Uzay Evi ve Masal Şatosu gibi noktalarda belirli saatlerde düzenlenen tur ve gösterimler için parkın kalabalık olduğu günlerde bilet veya yer bulamama sıkıntısı yaşayabilirsiniz. Parkın en olumsuz özelliklerinden bir tanesi çoğu önemli yerin saat 17.00-18.00 gibi kapanıyor olması. Yaz ayaları gibi gündüzlerin uzun ve sıcak olduğu dönemlerde bu durum sıkıntı olabiliyor. Sazova Parkı’nda en çok ilgi gören yerlerin başında, etkileyici görünüme sahip Masal Şatosu geliyor. Zaten yapı, parkın sembolü konumunda. İlk bakışta şatonun tasarımında Disneyland Paris‘teki türdeşinin örnek alındığını düşünebilirsiniz. Ancak işin aslı hiç de öyle değil. Şatonun tasarımında İstanbul’daki Galata ve Kız kuleleri ile Topkapı Sarayı başta olmak üzere Türkiye’nin farklı yerlerindeki sekiz tarihi yapıdan ilham alınmış. Parkı ziyaret eden birçok gezgin, şatonun önünde fotoğraf çektirmekle yetiniyor. Ancak ben sizlere en azından seans dışı ziyarette bulunup giriş katında zaman geçirmenizi öneririm. Zira burada “Sihirli Elma” isimli bir kafeterya ve hediyelik eşya dükkânı ile manzara izleyebileceğiniz seyir terası bulunuyor. Yapının bu bölümünde çocukların ilgisini ise çeşitli masal kahramanlarının heykelleri çekiyor. Evvel Zaman Sokağı’nda, aynı zamanda fotoğraf ve video çekimine izin veriliyor. Tabii parkı çocuğunuzla birlikte ziyaret ettiyseniz, rehberli turlara katılıp şatonun içerisinde konuklara sunulanlardan daha fazla yararlanma imkânına kavuşabilirsiniz. Yaklaşık 30-35 dakika süren tur, “Gizemli Yolculuk” adını taşıyor ve 5-11 yaş arasına yönelik tasarlanmış. Her çocuğun yanında bir yetişkin de rehber eşliğindeki bu gezintiye katılabiliyor. Gezinti esnasında rehber, çocuklara bir hikâye anlatıyor. Çocuklardan daha sonra tur bitimine kadar anlatılan hikâyedeki olayı çözmeleri isteniyor. Rehberli turlara katılan ziyaretçiler ayrıca atölye çalışmalarının ve gösterilerin yapıldığı Masal Şatosu Sahnesi’ne erişim hakkına sahip oluyor. Şatoda “Efsaneler Diyarı” adlı bir bölüm daha bulunuyor. Buranın oluşturulmasındaki amaç, her yaş grubundan bireye Türk kültürünü ve efsanelerini tanıtmakmış. Animatronik robotlar ve kendi kültürümüze özgü objelerle süslü bu kısımda, misafirlere Kral Midas’ın “Altın Dokunuş” hikâyesi anlatılıyor. Seans dışı ziyaret için 15-20 dakika yeterli. Ancak tura katılırsanız, en azından 1 saatinizi buraya ayırmanız gerekebilir. (Not: Açık konuşmak gerekirse şato ilgili çekici bana kalırsa çocukların katılacağı turlar da şato için de bireysel gezi de olmazsa olmaz bir şey değil. Vaktiniz kısıtlı ile şatoyu dıştan gezip parkın diğer bölümlerine devam edebilirsiniz.) 2017 yılında ziyarete açılan Eskişehir Hayvanat Bahçesi, parkın en yeni üyelerinden bir tanesi. Parkın kuzey tarafında yer alan tesis bünyesinde Eti Sualtı Dünyası dışında Japon Bahçesi, Tropik Merkez ve Papağan Evi isimli üç bölüm daha bulunuyor. Hayvanat bahçesi, yaklaşık 250’ye yakın türe ev sahipliği yapıyor. Yüzlerce canlı için toplam 58 bin metrekarelik yaşam alanı oluşturulmuş. Bana soracak olursanız, her canlının kendi yaşam alanlarında özgürce dolaşması gerektiği düşüncesi içerisindeyim. Ancak hayvanat bahçesinin, çocukların doğal yaşam hakkında bilgi edinmelerini ve çeşitli canlı türlerini tanımalarını sağlaması da işin diğer tarafını oluşturuyor. Başta da belirttiğim gibi Eskişehir Hayvanat Bahçesi, parkın dolu bölümü. Dolayısıyla buradaki tüm alanları gezmek en azından iki saat gerektiriyor. Anadolu Üniversitesi bünyesinde faaliyetlerini sürdüren Türk Dünyası Bilim, Kültür ve Sanat Merkezi, tıpkı Eskişehir Hayvanat Bahçesi gibi dev boyutlu cazibe merkezine en son eklenen bölümlerden. Adından da kolayca anlayabileceğiniz üzere bu bölümde, Türk dünyasının zenginliği farklı yönlerden ele alınıyor. Merkezin giriş katında, Türk dünyasının önemli isimlerine ayrılmış odalar bulunuyor. Bu odalar, bal mumundan yapılma heykeller ve çeşitli bilgilendirme materyalleri ile donatılmış. Böylece 7’den 70’e herkes için bilgi edinmek çok daha kolay hale getirilmiş. Türk Dünyası Bilim, Kültür ve Sanat Merkezi’nde ayrıca Bilgi Bankası, Kültür Okulu, Musiki Tarihi Müzesi gibi ilgi çekici bölümler yer alıyor. Merkeze girişte herhangi bir ücret talep edilmiyor. Türk Dünyası Bilim, Kültür ve Sanat Merkezi’ne girmeden önce Esminyatürk’ü ziyaret edebilirsiniz. Özenle hazırlanmış bu bölüme bakınca akla hemen Haliç kıyısındaki Miniatürk geliyor. Ancak burası daha küçük bir alan kaplıyor. Ama içerik bakımından gayet zengin olduğunu söyleyebilirim. Minyatür parkında, Türk dünyasına ait 32 farklı yapının 1/25 ölçeğinde itinayla hazırlanmış kopyalarını yakından inceleyebilirsiniz. Her minyatürün önünde, bilgilendirme panosu bulunuyor. Küçültülmüş kopyalar arasında en yoğun ilgiyi Uluğ Bey Medresesi, Tac Mahal, Mostar Köprüsü ve Selimiye Camii görüyor. Esminyatürk’ün tamamı 15-20 dakikada rahatlıkla gezilebiliyor. Bilim Deney Merkezi, parka adını veren bölümlerden biri ve tamamıyla çocuklara yönelik içeriği ile dikkat çekiyor. Tesisin kuruluş amacı, çocuklara bilim ve teknolojinin insanlık için önemini anlatmakmış. Bu nedenle merkezin içerisinde somut örneklerle desteklenmiş gayet eğitici ve eğlendirici bir içerik hazırlanmış. Bilim Deney Merkezi’nin ziyaret programı, iki farklı seans halinde oluşturulmuş. Pazartesi hariç haftanın her günü ziyarete açık tutulan tesise, 10.00-13.00 saatleri arasında rezervasyon yaptırmış gruplar giriş yapabiliyor. Bireysel olarak tesisi ziyaret etmek isteyenler ise bu seansın ardından merkezde ağırlanıyor. Bilim Deney Merkezi ziyareti, ortalama 1 saat sürüyor. Devasa bir metalik topu andıran tasarımıyla parkın sol tarafında hemen göze çarpan Sabancı Uzay Evi’nde, interaktif sunumlar ve çeşitli gösterimler yapılıyor. Sabancı Holding sponsorluğunda 2012 yılında faaliyet göstermeye başlayan tesis, 96 kişilik kapasiteye sahip. Salonda gerçekleştirilen üç boyutlu sunumlar aracılığıyla çocuklara evren, uzay, galaksi, yıldız, dünya ve diğer gezegenler hakkında bilgi aktarılıyor. Sunumlar esnasında 14 metrelik çapa sahip kubbe, projektörler vasıtasıyla çok güzel bir gösterim alanına dönüştürülüyor. Bilim Deney Merkezi’ne bağlı Uzay Evi’ndeki gösterimlerse Astronot ve Uzay Çağı’nın Başlangıcı, Kara Delik, Yaşamın Kökeni ve Evrendeki Vaha isimlerini taşıyor. Sunum ve gösterimlerin uzunluğuna bağlı olarak Sabancı Uzay Evi’ni ziyaret süresi 20 ila 40 dakika arasında değişebiliyor. Kapladığı alan itibariyle Sazova Parkı’nı baştan sona yürüyerek gezmek hayli zahmetli bir aktiviteye dönüşüyor. Neyse ki projenin tasarım aşamasında, ziyaretçilerin daha rahat dolaşmalarına olanak tanıyacak gezi treni unutulmamış. Trene binmek için Sazova Parkı’nın ana girişinin hemen sol tarafındaki durakta bekleyebilirsiniz. Trenin bir tam turu tamamlaması, aşağı yukarı 15 dakika sürüyor. Yalnız hava şartlarının iyi olduğu hafta sonları trene binmek için uzun süre kuyrukta beklemek gerekebildiğinin altını çizmek istiyorum. Gezi treninin durakları, bekleyen yolcular dışında fotoğraf çekmek isteyenlerden de yoğun ilgi görüyor. Hatta düğün arifesindeki birçok çift, fotoğraf çekimi için tasarımı gayet hoş olan durakları tercih ediyor.
16 persone del luogo consigliano
Parco Sazova
Ulusal Egemenlik Bulvarı
16 persone del luogo consigliano
Eskişehir gezilecek yerler listesine eklenebilecek en güzel ve keyif dolu cazibe merkezlerinin başında gelen Sazova Parkı, Kütahya yolu üzerine yer alıyor. Parkın resmi adı aslında Bilim, Sanat ve Kültür Parkı. Ancak başta yerel halk olmak üzere herkes, cazibe merkezini daha çok bulunduğu bölgenin ismiyle anmayı tercih ediyor. Ağırlıklı olarak çocukların ilgisini çekebilecek tarzda mekânlarla dolu olan Sazova Parkı, yaklaşık 400 bin metrekarelik alan üzerine kurulmuş. Çocuklar için dediğimden dolayı sakın sadece oyuncaklarla dolu bir yer aklınıza gelmesin çünkü parkın içerisinde yetişkinlerin de keyifle zaman geçirebilecekleri bölümler bulunuyor. Bu nedenle Bilim, Sanat ve Kültür Parkı, bilhassa çocuklu ailelerin Eskişehir’de en çok vakit geçirdikleri yer olma özelliğini taşıyor. Sazova Parkı’nda yer alan tüm gezi noktalarını dolaşmak abartısız tüm gününüzü alabilir. Üstelik Bilim, Deney Merkezi, Sabancı Uzay Evi ve Masal Şatosu gibi noktalarda belirli saatlerde düzenlenen tur ve gösterimler için parkın kalabalık olduğu günlerde bilet veya yer bulamama sıkıntısı yaşayabilirsiniz. Parkın en olumsuz özelliklerinden bir tanesi çoğu önemli yerin saat 17.00-18.00 gibi kapanıyor olması. Yaz ayaları gibi gündüzlerin uzun ve sıcak olduğu dönemlerde bu durum sıkıntı olabiliyor. Sazova Parkı’nda en çok ilgi gören yerlerin başında, etkileyici görünüme sahip Masal Şatosu geliyor. Zaten yapı, parkın sembolü konumunda. İlk bakışta şatonun tasarımında Disneyland Paris‘teki türdeşinin örnek alındığını düşünebilirsiniz. Ancak işin aslı hiç de öyle değil. Şatonun tasarımında İstanbul’daki Galata ve Kız kuleleri ile Topkapı Sarayı başta olmak üzere Türkiye’nin farklı yerlerindeki sekiz tarihi yapıdan ilham alınmış. Parkı ziyaret eden birçok gezgin, şatonun önünde fotoğraf çektirmekle yetiniyor. Ancak ben sizlere en azından seans dışı ziyarette bulunup giriş katında zaman geçirmenizi öneririm. Zira burada “Sihirli Elma” isimli bir kafeterya ve hediyelik eşya dükkânı ile manzara izleyebileceğiniz seyir terası bulunuyor. Yapının bu bölümünde çocukların ilgisini ise çeşitli masal kahramanlarının heykelleri çekiyor. Evvel Zaman Sokağı’nda, aynı zamanda fotoğraf ve video çekimine izin veriliyor. Tabii parkı çocuğunuzla birlikte ziyaret ettiyseniz, rehberli turlara katılıp şatonun içerisinde konuklara sunulanlardan daha fazla yararlanma imkânına kavuşabilirsiniz. Yaklaşık 30-35 dakika süren tur, “Gizemli Yolculuk” adını taşıyor ve 5-11 yaş arasına yönelik tasarlanmış. Her çocuğun yanında bir yetişkin de rehber eşliğindeki bu gezintiye katılabiliyor. Gezinti esnasında rehber, çocuklara bir hikâye anlatıyor. Çocuklardan daha sonra tur bitimine kadar anlatılan hikâyedeki olayı çözmeleri isteniyor. Rehberli turlara katılan ziyaretçiler ayrıca atölye çalışmalarının ve gösterilerin yapıldığı Masal Şatosu Sahnesi’ne erişim hakkına sahip oluyor. Şatoda “Efsaneler Diyarı” adlı bir bölüm daha bulunuyor. Buranın oluşturulmasındaki amaç, her yaş grubundan bireye Türk kültürünü ve efsanelerini tanıtmakmış. Animatronik robotlar ve kendi kültürümüze özgü objelerle süslü bu kısımda, misafirlere Kral Midas’ın “Altın Dokunuş” hikâyesi anlatılıyor. Seans dışı ziyaret için 15-20 dakika yeterli. Ancak tura katılırsanız, en azından 1 saatinizi buraya ayırmanız gerekebilir. (Not: Açık konuşmak gerekirse şato ilgili çekici bana kalırsa çocukların katılacağı turlar da şato için de bireysel gezi de olmazsa olmaz bir şey değil. Vaktiniz kısıtlı ile şatoyu dıştan gezip parkın diğer bölümlerine devam edebilirsiniz.) 2017 yılında ziyarete açılan Eskişehir Hayvanat Bahçesi, parkın en yeni üyelerinden bir tanesi. Parkın kuzey tarafında yer alan tesis bünyesinde Eti Sualtı Dünyası dışında Japon Bahçesi, Tropik Merkez ve Papağan Evi isimli üç bölüm daha bulunuyor. Hayvanat bahçesi, yaklaşık 250’ye yakın türe ev sahipliği yapıyor. Yüzlerce canlı için toplam 58 bin metrekarelik yaşam alanı oluşturulmuş. Bana soracak olursanız, her canlının kendi yaşam alanlarında özgürce dolaşması gerektiği düşüncesi içerisindeyim. Ancak hayvanat bahçesinin, çocukların doğal yaşam hakkında bilgi edinmelerini ve çeşitli canlı türlerini tanımalarını sağlaması da işin diğer tarafını oluşturuyor. Başta da belirttiğim gibi Eskişehir Hayvanat Bahçesi, parkın dolu bölümü. Dolayısıyla buradaki tüm alanları gezmek en azından iki saat gerektiriyor. Anadolu Üniversitesi bünyesinde faaliyetlerini sürdüren Türk Dünyası Bilim, Kültür ve Sanat Merkezi, tıpkı Eskişehir Hayvanat Bahçesi gibi dev boyutlu cazibe merkezine en son eklenen bölümlerden. Adından da kolayca anlayabileceğiniz üzere bu bölümde, Türk dünyasının zenginliği farklı yönlerden ele alınıyor. Merkezin giriş katında, Türk dünyasının önemli isimlerine ayrılmış odalar bulunuyor. Bu odalar, bal mumundan yapılma heykeller ve çeşitli bilgilendirme materyalleri ile donatılmış. Böylece 7’den 70’e herkes için bilgi edinmek çok daha kolay hale getirilmiş. Türk Dünyası Bilim, Kültür ve Sanat Merkezi’nde ayrıca Bilgi Bankası, Kültür Okulu, Musiki Tarihi Müzesi gibi ilgi çekici bölümler yer alıyor. Merkeze girişte herhangi bir ücret talep edilmiyor. Türk Dünyası Bilim, Kültür ve Sanat Merkezi’ne girmeden önce Esminyatürk’ü ziyaret edebilirsiniz. Özenle hazırlanmış bu bölüme bakınca akla hemen Haliç kıyısındaki Miniatürk geliyor. Ancak burası daha küçük bir alan kaplıyor. Ama içerik bakımından gayet zengin olduğunu söyleyebilirim. Minyatür parkında, Türk dünyasına ait 32 farklı yapının 1/25 ölçeğinde itinayla hazırlanmış kopyalarını yakından inceleyebilirsiniz. Her minyatürün önünde, bilgilendirme panosu bulunuyor. Küçültülmüş kopyalar arasında en yoğun ilgiyi Uluğ Bey Medresesi, Tac Mahal, Mostar Köprüsü ve Selimiye Camii görüyor. Esminyatürk’ün tamamı 15-20 dakikada rahatlıkla gezilebiliyor. Bilim Deney Merkezi, parka adını veren bölümlerden biri ve tamamıyla çocuklara yönelik içeriği ile dikkat çekiyor. Tesisin kuruluş amacı, çocuklara bilim ve teknolojinin insanlık için önemini anlatmakmış. Bu nedenle merkezin içerisinde somut örneklerle desteklenmiş gayet eğitici ve eğlendirici bir içerik hazırlanmış. Bilim Deney Merkezi’nin ziyaret programı, iki farklı seans halinde oluşturulmuş. Pazartesi hariç haftanın her günü ziyarete açık tutulan tesise, 10.00-13.00 saatleri arasında rezervasyon yaptırmış gruplar giriş yapabiliyor. Bireysel olarak tesisi ziyaret etmek isteyenler ise bu seansın ardından merkezde ağırlanıyor. Bilim Deney Merkezi ziyareti, ortalama 1 saat sürüyor. Devasa bir metalik topu andıran tasarımıyla parkın sol tarafında hemen göze çarpan Sabancı Uzay Evi’nde, interaktif sunumlar ve çeşitli gösterimler yapılıyor. Sabancı Holding sponsorluğunda 2012 yılında faaliyet göstermeye başlayan tesis, 96 kişilik kapasiteye sahip. Salonda gerçekleştirilen üç boyutlu sunumlar aracılığıyla çocuklara evren, uzay, galaksi, yıldız, dünya ve diğer gezegenler hakkında bilgi aktarılıyor. Sunumlar esnasında 14 metrelik çapa sahip kubbe, projektörler vasıtasıyla çok güzel bir gösterim alanına dönüştürülüyor. Bilim Deney Merkezi’ne bağlı Uzay Evi’ndeki gösterimlerse Astronot ve Uzay Çağı’nın Başlangıcı, Kara Delik, Yaşamın Kökeni ve Evrendeki Vaha isimlerini taşıyor. Sunum ve gösterimlerin uzunluğuna bağlı olarak Sabancı Uzay Evi’ni ziyaret süresi 20 ila 40 dakika arasında değişebiliyor. Kapladığı alan itibariyle Sazova Parkı’nı baştan sona yürüyerek gezmek hayli zahmetli bir aktiviteye dönüşüyor. Neyse ki projenin tasarım aşamasında, ziyaretçilerin daha rahat dolaşmalarına olanak tanıyacak gezi treni unutulmamış. Trene binmek için Sazova Parkı’nın ana girişinin hemen sol tarafındaki durakta bekleyebilirsiniz. Trenin bir tam turu tamamlaması, aşağı yukarı 15 dakika sürüyor. Yalnız hava şartlarının iyi olduğu hafta sonları trene binmek için uzun süre kuyrukta beklemek gerekebildiğinin altını çizmek istiyorum. Gezi treninin durakları, bekleyen yolcular dışında fotoğraf çekmek isteyenlerden de yoğun ilgi görüyor. Hatta düğün arifesindeki birçok çift, fotoğraf çekimi için tasarımı gayet hoş olan durakları tercih ediyor.
Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen’in, Eskişehir’e, kazandırdığı ve Dünyanın pek çok ülkesinde bulunan “Madam Tussaud” Müzesi’nin Türkiye’deki ilk örneği olan “Yılmaz Büyükerşen Balmumu Heykeller Müzesi”nde, Yılmaz Büyükerşen’in Büyükşehir Belediyesi’ne bağışladığı, tarihi kişiler ile yerli ve yabancı ünlü 200 kişinin heykeli yer almaktadır. Müzede, Atatürk’ün çeşitli dönemlerini yansıtan heykelleri, Atatürk’ün ailesinin yanı sıra yerli ve yabancı devlet adamlarının, sanatçıların, medya mensuplarının ve sporcuların canlı hissi veren heykelleri, değişik dekorlar önünde sergilenmektedir. Müzede aynı zamanda Eskişehir’in ve Türkiye’nin tarihinden kesitlere de yer verilmiştir. Balmumu, canlı görünümlü heykeller yapmaya son derece uygun bir malzemedir. Balmumundan yapılmış heykellerden oluşan ilk müze, Londra’da 1835 yılında açılan Madam Tussauds Müzesidir. Madam Tussauds Müzesi, ziyaretçilerin tarihi ve popüler kişilerle temas kurması konusunda balmumu heykellerin ne kadar başarılı olduklarını gösterdikten sonra, hızla yaygınlaştı. Dünyanın pek çok yerinde balmumu heykellerden oluşan müzeler açıldı. Türkiye’de türünün ilk örneği olan Yılmaz Büyükerşen Balmumu Heykeller Müzesi, 2013 yılında, bizzat Yılmaz Büyükerşen’in yıllar boyunca yaptığı heykellerle açıldı. Yılmaz Büyükerşen, bu müzede sergilenen balmumu heykellerden önce, Anıtkabir’de, Samsun’da , İnebolu’da, İzmir’de, Harp Akademilerinde ve Deniz Harp Okulunda sergilenen balmumu Atatürk heykellerini de yapmıştır.
9 persone del luogo consigliano
Museo delle cere Yilmaz Buyukersen del comune metropolitano di Eskişehir
43 Atatürk Blv.
9 persone del luogo consigliano
Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen’in, Eskişehir’e, kazandırdığı ve Dünyanın pek çok ülkesinde bulunan “Madam Tussaud” Müzesi’nin Türkiye’deki ilk örneği olan “Yılmaz Büyükerşen Balmumu Heykeller Müzesi”nde, Yılmaz Büyükerşen’in Büyükşehir Belediyesi’ne bağışladığı, tarihi kişiler ile yerli ve yabancı ünlü 200 kişinin heykeli yer almaktadır. Müzede, Atatürk’ün çeşitli dönemlerini yansıtan heykelleri, Atatürk’ün ailesinin yanı sıra yerli ve yabancı devlet adamlarının, sanatçıların, medya mensuplarının ve sporcuların canlı hissi veren heykelleri, değişik dekorlar önünde sergilenmektedir. Müzede aynı zamanda Eskişehir’in ve Türkiye’nin tarihinden kesitlere de yer verilmiştir. Balmumu, canlı görünümlü heykeller yapmaya son derece uygun bir malzemedir. Balmumundan yapılmış heykellerden oluşan ilk müze, Londra’da 1835 yılında açılan Madam Tussauds Müzesidir. Madam Tussauds Müzesi, ziyaretçilerin tarihi ve popüler kişilerle temas kurması konusunda balmumu heykellerin ne kadar başarılı olduklarını gösterdikten sonra, hızla yaygınlaştı. Dünyanın pek çok yerinde balmumu heykellerden oluşan müzeler açıldı. Türkiye’de türünün ilk örneği olan Yılmaz Büyükerşen Balmumu Heykeller Müzesi, 2013 yılında, bizzat Yılmaz Büyükerşen’in yıllar boyunca yaptığı heykellerle açıldı. Yılmaz Büyükerşen, bu müzede sergilenen balmumu heykellerden önce, Anıtkabir’de, Samsun’da , İnebolu’da, İzmir’de, Harp Akademilerinde ve Deniz Harp Okulunda sergilenen balmumu Atatürk heykellerini de yapmıştır.
Kentpark Plajı, Türkiye'nin ilk yapay plajına sahip olduğu için Eskişehir'in en güzel ve popüler parkları arasında yer almaktadır. Bu alanda gerçek deniz kumu kullanarak plaj yapılmıştır. Yapay denizin içi de mermer ile döşenmiştir. Porsuk Çayı'nın kenarında bulunmaktadır. Kentpark, Yeni Otogar ile Gökmeydan Mahallesi arasındaki yaklaşık 300 bin metrekarelik alanda yer almaktadır. Plajın orta bölümünde yer alan olimpik yüzme havuzunda ise 6-17 yaş arası çocuklara yüzme eğitimleri verilmektedir. Plaj'da aile bölümü bulunuyor. Eskişehir Şehirlerarası Otobüs terminalinin karşısında yer almaktadır. Ortasında ışıklandırılmış bir adacık bulunan Kentpark Göleti, Porsuk Çayı ile bağlantılıdır. Gölette ördekler, kuğular ve balıklar yer alıyor. Göletin kıyısında bulunan bistro, özellikle Eskişehir'de kahvaltılar için tercih edilen bir mekanlar arasındadır. Kentparkta at çiftliği bulunmaktadır. Çiftlikte uzmanlar eşliğinde güvenli bir şekilde at binmeniz mümkündür. Bireysel veya grup hobi binişleri, okul ve kreş etkinlikleri gibi aktivitelerin yanı sıra yaz döneminde nostalji fayton turu ve düğünlere fayton kiralama gibi faaliyetler yapılmaktadır. Kesinlikle buraya kadar gelmişken ata binmenizi tavsiye ederim. Uzmanlar eşliğinde olması güven veriyor ve çocuklu aileler tarafından gösterilen ilgiyi arttırıyor.
10 persone del luogo consigliano
Municipalità metropolitana di Eskisehir Kentpark
Sivrihisar-2 Caddesi
10 persone del luogo consigliano
Kentpark Plajı, Türkiye'nin ilk yapay plajına sahip olduğu için Eskişehir'in en güzel ve popüler parkları arasında yer almaktadır. Bu alanda gerçek deniz kumu kullanarak plaj yapılmıştır. Yapay denizin içi de mermer ile döşenmiştir. Porsuk Çayı'nın kenarında bulunmaktadır. Kentpark, Yeni Otogar ile Gökmeydan Mahallesi arasındaki yaklaşık 300 bin metrekarelik alanda yer almaktadır. Plajın orta bölümünde yer alan olimpik yüzme havuzunda ise 6-17 yaş arası çocuklara yüzme eğitimleri verilmektedir. Plaj'da aile bölümü bulunuyor. Eskişehir Şehirlerarası Otobüs terminalinin karşısında yer almaktadır. Ortasında ışıklandırılmış bir adacık bulunan Kentpark Göleti, Porsuk Çayı ile bağlantılıdır. Gölette ördekler, kuğular ve balıklar yer alıyor. Göletin kıyısında bulunan bistro, özellikle Eskişehir'de kahvaltılar için tercih edilen bir mekanlar arasındadır. Kentparkta at çiftliği bulunmaktadır. Çiftlikte uzmanlar eşliğinde güvenli bir şekilde at binmeniz mümkündür. Bireysel veya grup hobi binişleri, okul ve kreş etkinlikleri gibi aktivitelerin yanı sıra yaz döneminde nostalji fayton turu ve düğünlere fayton kiralama gibi faaliyetler yapılmaktadır. Kesinlikle buraya kadar gelmişken ata binmenizi tavsiye ederim. Uzmanlar eşliğinde olması güven veriyor ve çocuklu aileler tarafından gösterilen ilgiyi arttırıyor.
Çankaya Mahallesi'nde Odunpazarı bölgesi ve şehre hakim bir noktada bulunan Park, 38 bin metrekare alanda muhteşem bir Eskişehir manzarası eşliğinde vakit geçirilebilecek bir alandır. Şehir manzarasının dışında parkta bulunan 1400 metrekarelik yapay şelale, yel değirmeni, Don Kişot ve Sanço Panço heykelleri Eskişehir'i gezmeye gelenler tarafından da, mutlaka fotoğraflanan mekanlar arasındadır. Parkta ayrıca çocuk oyun alanları, mini amfi tiyatro, restoran, kafe, çay bahçesi, yürüme yolları ve seyir terası bulunmaktadır. Şelale Park, Odunpazarı Belediyesi tarafından hizmete sunulmuştur.
10 persone del luogo consigliano
Parco Şelale
No:6 Şht. Mustafa Yıldız Sk.
10 persone del luogo consigliano
Çankaya Mahallesi'nde Odunpazarı bölgesi ve şehre hakim bir noktada bulunan Park, 38 bin metrekare alanda muhteşem bir Eskişehir manzarası eşliğinde vakit geçirilebilecek bir alandır. Şehir manzarasının dışında parkta bulunan 1400 metrekarelik yapay şelale, yel değirmeni, Don Kişot ve Sanço Panço heykelleri Eskişehir'i gezmeye gelenler tarafından da, mutlaka fotoğraflanan mekanlar arasındadır. Parkta ayrıca çocuk oyun alanları, mini amfi tiyatro, restoran, kafe, çay bahçesi, yürüme yolları ve seyir terası bulunmaktadır. Şelale Park, Odunpazarı Belediyesi tarafından hizmete sunulmuştur.
Müze bahçesinde taşınmaz kültür varlıkları sergilenmektedir. Müze teşhirinde yoğunluk olarak Dorylaion (Şarhöyük Eskişehir-Tepebaşı), Pessinus (Sivrihisar-Ballıhisar), Han Yeraltı Şehri (Han Yazılıkaya), Keçiçayırı (Seyitgazi-Bardakçı), Çavlum Köyü Eski Hitit Nekropolü (Odunpazarı-Çavlum), Demircihöyük (Çukurhisar-Tepebaşı), Karacahisar (Odunpazarı-Karacaşehir) Küllüoba (Seyitgazi-Yenikent) gibi arkeolojik alanlarda yapılan bilimsel arkeolojik kazılar, önemli buluntuları ile birlikte kronolojik olarak sergilenmektedir. Sergilenen eserler arasında mermer heykel ve heykelcikler, mimari parçalar, steller, pişmiş toprak günlük kullanım kapları, idoller, cam kaplar ve boncuklar, metal kap ve silahlar, takılar, sikkeler bulunmaktadır. Eskişehir ETİ Arkeoloji Müzesi’nde Neolitik, Kalkolitik, Tunç, Hitit, Frig, Helenistik, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerini kapsayan yaklaşık 22 bin 500 taşınır kültür varlığı bulunmaktadır. Müze’nin yaklaşık 1.800 metrekarelik kapalı alanında teşhir edilen yaklaşık 2 bin eser dışında kalan 20 bin 500 eser 900 metrekarelik müze depolarında korunmaktadır. Dünyadaki ilk lületaşı mühür Fayans Scarabe Mezopotamya eseri olup, yaklaşık 4000 yıl önce Anadolu (Eskişehir) ile Mezopotamya arasındaki ticari ilişkilerin kanıtıdır.
Museo di archeologia Eskisehir Eti
No:64 Atatürk Blv.
Müze bahçesinde taşınmaz kültür varlıkları sergilenmektedir. Müze teşhirinde yoğunluk olarak Dorylaion (Şarhöyük Eskişehir-Tepebaşı), Pessinus (Sivrihisar-Ballıhisar), Han Yeraltı Şehri (Han Yazılıkaya), Keçiçayırı (Seyitgazi-Bardakçı), Çavlum Köyü Eski Hitit Nekropolü (Odunpazarı-Çavlum), Demircihöyük (Çukurhisar-Tepebaşı), Karacahisar (Odunpazarı-Karacaşehir) Küllüoba (Seyitgazi-Yenikent) gibi arkeolojik alanlarda yapılan bilimsel arkeolojik kazılar, önemli buluntuları ile birlikte kronolojik olarak sergilenmektedir. Sergilenen eserler arasında mermer heykel ve heykelcikler, mimari parçalar, steller, pişmiş toprak günlük kullanım kapları, idoller, cam kaplar ve boncuklar, metal kap ve silahlar, takılar, sikkeler bulunmaktadır. Eskişehir ETİ Arkeoloji Müzesi’nde Neolitik, Kalkolitik, Tunç, Hitit, Frig, Helenistik, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerini kapsayan yaklaşık 22 bin 500 taşınır kültür varlığı bulunmaktadır. Müze’nin yaklaşık 1.800 metrekarelik kapalı alanında teşhir edilen yaklaşık 2 bin eser dışında kalan 20 bin 500 eser 900 metrekarelik müze depolarında korunmaktadır. Dünyadaki ilk lületaşı mühür Fayans Scarabe Mezopotamya eseri olup, yaklaşık 4000 yıl önce Anadolu (Eskişehir) ile Mezopotamya arasındaki ticari ilişkilerin kanıtıdır.
Müze, Türkiye'nin ilk cam sanatları müzesidir. Büyükşehir Belediyesi, Anadolu Üniversitesi ve Cam Dostları Grubunun iş birliği ile kurulmuştur. Müzede 42 cam sanatçısının eserleri sergilenmektedir. Yerli sanatçıların eserlerinin yanı sıra Japon, Polonyalı, Letonyalı, Alman bazı sanatçıların da hediye ettiği eserler müzede yer alır. Müzenin 3 galerisinden ikisi müzenin devamlı koleksiyonunu sergilemek için kullanılır; diğeri ise genç sanatçıların eserlerinin geçici olarak sergilendiği bir mekandır. Müze binasında bir de Kütüphane ve Dokümantasyon Merkezi açılması planlanmaktadır. Bu merkezde Eskişehir tarihine yönelik belgelerin sergilenmesi planlanmaktadır. Müze binası restore edilmiş üç Odunpazarı evinin birleştirilmesiyle oluşmuştur. Güzel Sanatlar Fakültesi bünyesinde, zaman içerisin de toplanan 75 Türk, 12 yabancı sanatçının eserleri müze koleksiyonunda bulunmakta ve sergilenmektedir.
Eskişehir Metropolitan Municipality Contemporary Glass Art Museum
No:45 Arpacılar Türmen Hoca Sk.
Müze, Türkiye'nin ilk cam sanatları müzesidir. Büyükşehir Belediyesi, Anadolu Üniversitesi ve Cam Dostları Grubunun iş birliği ile kurulmuştur. Müzede 42 cam sanatçısının eserleri sergilenmektedir. Yerli sanatçıların eserlerinin yanı sıra Japon, Polonyalı, Letonyalı, Alman bazı sanatçıların da hediye ettiği eserler müzede yer alır. Müzenin 3 galerisinden ikisi müzenin devamlı koleksiyonunu sergilemek için kullanılır; diğeri ise genç sanatçıların eserlerinin geçici olarak sergilendiği bir mekandır. Müze binasında bir de Kütüphane ve Dokümantasyon Merkezi açılması planlanmaktadır. Bu merkezde Eskişehir tarihine yönelik belgelerin sergilenmesi planlanmaktadır. Müze binası restore edilmiş üç Odunpazarı evinin birleştirilmesiyle oluşmuştur. Güzel Sanatlar Fakültesi bünyesinde, zaman içerisin de toplanan 75 Türk, 12 yabancı sanatçının eserleri müze koleksiyonunda bulunmakta ve sergilenmektedir.
Museo delle auto rivoluzionarie TURASAŞ
Ahmet Kanatlı Caddesi
Eskişehir Kültür Başkenti Ajansı Kalıcı eserler kapsamında; Eskişehir ili Odunpazarı ilçe sınırları içerisinde bulunan alan çevre düzenlemesi yapılarak, spor yapılabilen ve çocuklar için eğlenceli vakit geçirilen bir park haline getirilmiştir.
Parco Dede Korkut
No:26140 Çamlıyayla Sokak
Eskişehir Kültür Başkenti Ajansı Kalıcı eserler kapsamında; Eskişehir ili Odunpazarı ilçe sınırları içerisinde bulunan alan çevre düzenlemesi yapılarak, spor yapılabilen ve çocuklar için eğlenceli vakit geçirilen bir park haline getirilmiştir.
Özellikle yaz ve bahar aylarında Eskişehirlilerin akınına uğrayan Kanlıkavak Parkı, Kırmızıtoprak Mahallesinde bulunuyor. 10 bin m2 alana sahip olan Kanlıkavak Parkı, Eskişehir’in en güzel parklarından biri. Kanlıkavak Parkı’nda doğa içerisinde spor yapmayı seven vatandaşlar için fitness alanı ve çocuklar için çocuk oyun alanı yer alıyor. Odunpazarı Belediyesi tarafından süs havuzu, oturma birimleri ve yürüyüş yolları da yapılarak yenilenen park, Eskişehir’in adeta gözdesi haline geldi. Eşsiz bir doğal güzelliğin hakim olduğu Kanlıkavak Parkı, Eskişehir ilinin en görülmeye değer niteliğe sahip dinlenme alanlarından biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Kanlıkavak Parkı, eşsiz nitelikteki doğası ve huzur veren atmosferi ile Eskişehirlilerin özellikle hafta sonlarında keyifli vakit geçirmek için tercih ettikleri bir yerdir. Kanlıkavak Parkı sahip olduğu muhteşem doğal güzelliklerinin yanı sıra içerisinde biri engelli çocuklar için olmak üzere iki çocuk oyun alanı bulunmaktadır. Bu park ziyaretçilerine yalnızca huzur içinde bir dinlenme ortamı sunmamaktadır. Park içinde ayrıca muhteşem bir ortamın yaratılmasında önemli bir etki yaratan nitelikte süs havuzu bulunuyor. İnsanların hem sakinliğin hem de doğanın tadını doyasıya çıkarırken aynı zamanda da yürüyüş yaparak günün tadını çıkarabilecekleri yürüyüş parkurları bulunuyor. Bisiklet ile doğada gezintiye çıkmak isteyenler için de park içinde bisiklet parkurları mevcuttur. Kanlıkavak Parkı içinde insanların ailece vakit geçirmelerine olanak sağlayan çay bahçesi ve kamelya gibi piknik yapılabilecek oturma alanları da mevcuttur. Bir akarsu kıyısında konumlanmış olan Kanlıkavak Parkı, yeşilin hakim olduğu atmosferi ile özellikle yaz ve bahar aylarında, cıvıl cıvıl bir hal almaktadır.
Parco Kanlıkavak
No:38 Güvercin Sk.
Özellikle yaz ve bahar aylarında Eskişehirlilerin akınına uğrayan Kanlıkavak Parkı, Kırmızıtoprak Mahallesinde bulunuyor. 10 bin m2 alana sahip olan Kanlıkavak Parkı, Eskişehir’in en güzel parklarından biri. Kanlıkavak Parkı’nda doğa içerisinde spor yapmayı seven vatandaşlar için fitness alanı ve çocuklar için çocuk oyun alanı yer alıyor. Odunpazarı Belediyesi tarafından süs havuzu, oturma birimleri ve yürüyüş yolları da yapılarak yenilenen park, Eskişehir’in adeta gözdesi haline geldi. Eşsiz bir doğal güzelliğin hakim olduğu Kanlıkavak Parkı, Eskişehir ilinin en görülmeye değer niteliğe sahip dinlenme alanlarından biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Kanlıkavak Parkı, eşsiz nitelikteki doğası ve huzur veren atmosferi ile Eskişehirlilerin özellikle hafta sonlarında keyifli vakit geçirmek için tercih ettikleri bir yerdir. Kanlıkavak Parkı sahip olduğu muhteşem doğal güzelliklerinin yanı sıra içerisinde biri engelli çocuklar için olmak üzere iki çocuk oyun alanı bulunmaktadır. Bu park ziyaretçilerine yalnızca huzur içinde bir dinlenme ortamı sunmamaktadır. Park içinde ayrıca muhteşem bir ortamın yaratılmasında önemli bir etki yaratan nitelikte süs havuzu bulunuyor. İnsanların hem sakinliğin hem de doğanın tadını doyasıya çıkarırken aynı zamanda da yürüyüş yaparak günün tadını çıkarabilecekleri yürüyüş parkurları bulunuyor. Bisiklet ile doğada gezintiye çıkmak isteyenler için de park içinde bisiklet parkurları mevcuttur. Kanlıkavak Parkı içinde insanların ailece vakit geçirmelerine olanak sağlayan çay bahçesi ve kamelya gibi piknik yapılabilecek oturma alanları da mevcuttur. Bir akarsu kıyısında konumlanmış olan Kanlıkavak Parkı, yeşilin hakim olduğu atmosferi ile özellikle yaz ve bahar aylarında, cıvıl cıvıl bir hal almaktadır.
Ankara dendiğinde ziyaret edilecek yerlerin en başında elbette Anıtkabir geliyor. Gazi Mustafa Kemal’in ebedi istirahat yeri olan anıt mezar büyük komutanın şanına ve şahsiyetine yakışır nitelikte bir mimari yapı.
7 persone del luogo consigliano
Anıtkabir
Anıtkabir
7 persone del luogo consigliano
Ankara dendiğinde ziyaret edilecek yerlerin en başında elbette Anıtkabir geliyor. Gazi Mustafa Kemal’in ebedi istirahat yeri olan anıt mezar büyük komutanın şanına ve şahsiyetine yakışır nitelikte bir mimari yapı.